İzmir
Psikodrama Derneği
Categories Menu

Posted on Mar 26, 2014 in Devamını Oku

Hoşgeldiniz

kongre


İzmir Psikodrama Derneği WEB sayfamıza hoşgeldiniz.

İzmir’de eğitim ve gelişim gruplarını kapsayan psikodrama uygulamaları yıllardır yürütülmekteydi. Yöntemimize uygun bir anlayışla birlikte olmayı seven psikodramatistler olarak bir araya da geliyorduk. “Dr. Abdülkadir Özbek Psikodrama Enstitüsü”nün yerel sözcüsüydük ama bir derneğimiz yoktu. Sonunda iki yıl önce hocalarımızla birlikte heyecanlı ve çalışkan genç meslektaşlarımız kollarını sıvadılar, birlikte çalıştılar ve derneğimizi kurduk. İzmir Psikodrama Derneği 2009 yılında 26 psikodramatist kurucu üye tarafından kurulmuş ve kısa zaman içinde psikodrama eğitimini tamamlamış ve eğitimine devam eden öğrencilerin oluşturduğu 102 üyeye ulaşmıştır. Bu vesileyle kurucu üyelerimize yeniden teşekkür ediyoruz. Bu iki yılda çoğaldık, ilerledik ve şimdi de WEB sitemizi kuruyoruz.

Amaç ve vizyonumuz

Derneğimizin temel amacı bir grup psikoterapisi yöntemi olan psikodramanın tanıtılması ve üyelerine teorik ve uygulama eğitiminin verilmesidir. Derneğimiz bir yandan İzmir’de psikodramayla uğraşan profesyonelleri ve öğrencileri bir araya getirmeyi, aralarındaki iletişimi geliştirmeyi amaçlarken diğer yandan da gerek ulusal, gerek uluslar arası düzlemde psikodramayla ilgilenen kişileri çeşitli eğitimler, kurslar, sempozyum ve kongrelerde buluşturmayı hedeflemektedir. Bu bağlamda psikodramanın ülkemizdeki gelişimini ve öğretimini desteklemek amacıyla kurslar, seminerler, çalıştay ve kongreler düzenlemeyi, aynı zamanda çeşitli etkinliklerle sağlık ve ruh sağlığı alanlarında çalışan meslek gruplarının bilgi ve deneyimlerini geliştirmelerine imkan hazırlamayı amaçlamaktadır.

Derneğimiz ayrıca koruyucu ruh sağlığı ve kendini geliştirme alanlarında ve ruh sağlığı sorunlarında psikodrama yöneticilerinin yürüttüğü gruplarla tedavi alanında da hizmet vermektedir. Psikodramanın yaratıcı ve insanı temel alan yaklaşımı ile topluma yönelik gelişimi destekleyici programlar oluşturmayı da hedeflemektedir.

Dernek merkezimiz Karşıyaka’dadır. İzmir Psikodrama Derneği’nde buluşmak üzere…

Psikodrama hakkında tanıtım yazısı için tıklayınız.

Üyelik şartları için Tüzüğümüz.

Bilgi ve önerileriniz için; izmirpsikodrama@gmail.com

Dr. Turan Amas

*******************************************

Sayın üyelerimiz,

Bildiğiniz gibi 9. haziran. 2013 tarihinde genel kurul toplantımız ve seçimlerimiz gerçekleşti. Genel kurula katılım sayımız üye sayımıza kıyasla düşük olsa da organlarımızı seçmemize yeterli sayıdaydı.

Yeni yönetim kurulu (İnci, Olcay, Ayşe, Emine, Turan, Murat, Ataol) çalışmaya başladı ve ikinci toplantısını 26 Haziranda gerçekleştirdi. Talep eden üyelerimiz genel kurul tutanaklarını adresimizde duran divan kurulu el yazmalarından okuyabilir. (Not: Bir kişiden dahi talep olursa divan tutanağını internet ortamında okunur hale getirebiliriz. )

Genel kurulda yazılan “basın bildirimiz” gerçekleştirildi; bu bildiri nedeniyle Derneğimiz adına Ulusal kanalda (iyi ya da kötü) bir “ses” duyurmuş durumdayız.

Genel Kurulumuzda bir çalışma grubu oluştu: Bu grup, “biz, e-mektup etiğimizin hazırlanması için hazırlıklara başlarız” dedi.

İkinci yönetim kurulu toplantımızdaki önemli tespit ve kararları aktarmak isterim:

1. Ataol Nergiz Can’ın bizim grubumuzun e-mektup etiği oluşturma grubunu aktive etmesi

2. Forum kültürünü yakalamak; ruhsal/ toplumsal anlamda ihtiyaç belirten yerler var mı diye yoklamak ve yaz okulları atölye çalışmaları vb. ile katılmak; Ruh Sağlığı Platformuna üye olmak

3. Kongremize katılım için öğrenci bursları vermek,

4. Travma grubu çalışmalarına eklenmek (Enstitü, ve daha geniş mesleki örgütlenmeler)

5. Bazı teklifler (Gazetecilik öğrencilerinin talebi) ele alındı

6. ÖNEMLİDİR:

Web sayfası; facebook, twitter gibi varlığımızı duyuracak bağlantılarının geliştirilmesi/ oluşturulması için bir kurul oluşturmak. BU ÖNEMLİDİR: BU KONUDA BECERİSİ OLAN VE BU KONUDA ÇALIŞMAK İÇİN GÖNÜLLÜ OLAN ÜYELERİMİZ ” yüzümü çiziyorum” konusu altında bu mektup grubuna yazabilirler. Üst Koordinatör: Şimdilik, yönetim kurulu; Grup koordinatörü gönüllü grupça seçilecektir) Not: İlgilenmeyenlere verdiğimiz rahatsızlıktan ötürü özür dileriz. Mektup etiği kurulunun çalışmasıyla yeni ilkeler belirlenene dek mektup silme eziyetine katlanabileceğiniz umuduyla..

7 ÖNEMLİDİR

Psikodramatist ve yardımcı terapist rolleriyle, derneğimiz adresinde açılacak bir halka/ eğitim adayına tanıtım grubu yönetiminde rol almak isteyen psikodramatist (Eğitimini tamamlamış) ve yardımcı terapist (eğitim aşamasında) gönüllüler ” dernek açık grup gönüllüsüyüm ” konusu ile bu mektup grubuna mektup yazabilirler. Bu gruplar, hem bizden hem grup üyesi olarak başvuracaklardan gönüllü sayısına göre haftada bir ya da 15′te bir ya da ayda bir yapılabilecektir. Duyuru için, kanımızca, bir önceki maddede belirtilen olası-kurulun işbirliğine ihtiyaç duyulacaktır. Üst koordinatör: şimdilik yönetim kurulu. Grup koordinatörü gönüllü grupça seçilecektir.

8. İzmir Psikodrama Günleri düzenlemek

Şimdilik bu kadar. Bir sonraki mektubumda kaymakamlıkta gerçekleşen bir toplantı ile ilgili bilgi vereceğim.

Sevgilerim ve saygılarımla

İnci

****************************************

Ankara Psikodrama Derneği, Psikodrama ve Grup Psikoterapileri Derneği(İstanbul), İzmir Psikodrama Derneği Malatya Psikodrama Derneği,Denizli Psikodrama Derneği Ortak Basın Bildirisi

Toplumsal bir kimlikte buluşmanın en temel koşullarından biri, yaşantının ve eylemin yarattığı “bilinç birliği”dir.

Böylesi bir bilinç birliği, birdenbire ortaya çıkmaz; tarihsel ve toplumsal çatışmaların zorlu sürecinde,toplumsal sarsıntıların kıskacında yoğun yaşanan toplumsal sorgulamalar sonucu doğar.

Günümüz Türkiye’sinde, Gezi Parkı’nda başlayıp, dalga dalga bütün ülkeye yayılan eylemler, ortak bir bilinç birliğinin birleştirdiği bir toplumsal kimlik yapılanmasının göstergeleridir.

Yapılan araştırmalara göre bu eylemleri başlatanların çoğunluğunu gençler oluşturmaktadır. Gençlik dönemi kimlik yapılanmasının gerçekleştiği dönemdir; ve ulaşılan kimlik bir krizi aştıktan sonra, araştırıp sorgulayarak, kendi değerlerini oluşturmuş bir kimlik yapılanmasıdır. Bu yapılanmanın bir örneği de toplumsal kimliktir. Ülkemizde sürmekte olan bu eylemler,gerek bu süreci yaşayan gençler için, kendi değerlerini belirleyerek, kendi varoluş biçimlerini, yaşam tarzlarını yapılandırmaları, gerekse bu gençlerle birlikte yola çıkan diğer yurttaşlar olarak bizler için, bir toplumsal bilinç birliğinde birleşerek,toplumsal kimliğimizi yeniden sağlamlaştırma adına çok önemli ve işlevsel bir süreçtir. Kimlik yapılanması zorlu bir süreçtir. Dayanmayı, direnmeyi, karşı çıkmayı, sorgulamayı gerektirir:

Küreselleşme ile birlikte, yurt topraklarına yabancılaşmanın ortak bir süreç içinde geliştiği, uygarlaşmanın özenme, öykünme ile , güdümlü uzlaşmacılığın barışseverlik, yurtseverliğin ve aidiyet duygusu taşımanın tutuculuk, bağnazlığın inanç, aklın kurnazlık, hileli kestirmecilik ile karıştırıldığı bir karmaşa döneminden geçiyor ülkemiz.

Yurdumuza özgü ağaç adları, ırmak adları, istasyon adları, sokak adları silindi mi bir kez yürek haritamızdan, pusulamız şaşar, yolumuzu, kimliğimizi, kendi adımızı unutmuş gibi oluruz. Küreselleşme neye yarar o yerküre üzerinde pusulamız bağımsızlık olmadıktan sonra?

Bazı değerler, ilkeler ve ülküler adına bir savaş verilmesi gerektiği unutulmuşsa eğer ve ülkemizde ilk bağımsızlık savaşı veren bir halk olduğumuz unutulmuş gibi görünüyor ya da yadsınıyorsa, çevreye ve ülke insanlarına yönelik şiddet yolları kesmişse neye yarar barış? Bizler gerçekten barışa sahip çıkan bir ulus ve gerçekten barışçıl insanlar olabilir miyiz?

Uygarlaşma bilimde, sanatta, kültürel ve toplumsal yaşamda bir birikim, bir süreç, bir ilerleme ve tarihsel dönüşüm ise ve bizler eğer uygarlaşma yolunda atılmış onca adımı yok sayar ve yönümüzü karanlığa ve geriye doğru ayarlarsak neye yarar tarih?

Uygarlaşmanın en birincil ölçütü olan akılcı düşünmeyi sağlayamaz, aklı dinsel inanç ve uygulamaların, bağnazlığın boyunduruğundan çıkarıp, özgür, yaratıcı ve nesnel işleyişine bırakamazsak; beyin kıvrımlarımızda varolan o sonsuz gücü, aklın ırmağını, uygarlığın barajlarında toplayıp, ülkemiz adına,insanlık adına,üzerinde yaşadığımız dünya adına bir ışığa dönüştüremezsek neye yarar akıl?

Türkiye ‘de değerler kopuyor, çözülüyor,dağılıyor. Yaptıklarımıza, yaşadıklarımıza,ülkemize, savaşımıza, barışımıza,toprağımıza, ağaçlarımıza,bağımsızlığımıza, aydınlığımıza,bağlarımıza sahip çıkmazsak, bu ülke toprağı üzerinde yaşamak onursuz ve güdümlü ya da kör ve coşkusuz bir devinimden öte bir anlam taşımaz.

GEZİ PARKI bir simgedir.Gezi Parkı’ndaki ağaçlar değerlerimizle, onaylayıp, karşı çıktıklarımızla, ait olmak ve sahip çıkmak istediklerimizle yeniden buluşmanın, güzelim demokrasinin tadına varmanın, yeniden yeşeren toplumsal bilincin simgesidirler.

Bizler, insanın içinde varolan eylem, yaratıcılık,kendiliğindenlik gizil gücüne sonsuz inanan Psikodrama Topluluğu olarak bu buluşmanın içinde olduğumuzu belirtir; bu eylemlerin ardındaki isteklere ciddiyetle kulak verilmesini ve demokrasinin gereklerinin yerine getirilmesini beklediğimizin bilinmesini ister, bu süreçte bizlere düşen görevleri üstlenmeye hazır olduğumuzu bildirir ,ülkemiz adına aydınlık günler dileriz.

Ankara-İstanbul- İzmir-Malatya-Denizli Psikodrama Dernekleri adına

Prof.Dr.Bahar.Gökler

*************************************

Post a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Pin It on Pinterest

Share This